7.05.2021

Sinovac mı? Biontech mi?

 Hoppa covidcik dedik dedik aşılarla kafayı bozduk.



Şimdide hangi aşıyı vurulacağız tartışması.

Sinovac yani çin aşısı klasik, yüzyıllardır kullanılan yöntemle geliştirilen bir aşı.

Biontech yani alman aşısı laboratuvar ortamında yeni bir teknoloji ile geliştirilen bir aşı.

Araştırmalara göre biontech daha fazla koruma sağlıyormuş.

Aklıma laboratuvar da çoğaltılan ve fazla yaşamayan koyun dolly geldi.

Acaba ileride çükümüz mü düşecek, kuyruğumuz mu çıkacak ?

He biontech yeni bir teknoloji ile geliştirildiği için üzerine daha fazla araştırma yapılan, daha fazla konuşulan bir aşı..

Sinovac klasik yöntemlerle geliştirildiği için klasik araştırmalardan geçti diye düşünüyorum.

Zaten virüs de ha bire geliştiriyor kendini varyant üstüne varyant. Yakında bu aşılar patlar.

Ben sinovac oldum. Her 3-5 ada bir aşı olacağımızı düşünürsek bundan sonca biontech vurulsam ne olacak ?

Hepsinden bir fırt çeksem ne olur ki?

O değilde Türk aşısı vardı ne oldu o iş ?


İnstagram dolandırıcıları

Vay arkadaş. Gün geçmiyor ki yeni bir dolandırıcı kapımızı çalmasın.

Yok A101 den hediye çeki dağıtıyorum.
Yok Bim den bir sıkımlık diş macunu kazandınız.
Yok hattın kontörlü mü faturalı mı. Kontör mü kaldı oda ayrı mesele...

Hadi tamam ben dolandırılmaya gönüllüyüm. Tanıdık dolandırıcımız var başkasına dolandırılınca gönül koyuyor ortak bir paydada buluşalım diyorum ona da yok. Cevap bile vermiyor.

Aha bak inanmayan için ekran fotoğrafı da koyayım.


Velhasıl kelam düşmeyin bu tuzağa vatandaş.


8.17.2017

Bir erkek için sevişmek mi yoksa sarılıp uyumak mı?

 Bu sorunun cevabı yüzde 99 falan sevişmektir herhalde. Hatta bu beklentide olan kadınlar da hatırı sayılır orandadır. Benim düşüncem de sevişmekten yana tabii ki. Tamam sarılıp uyumak da güzel ama sevişme şansı varsa tercih ondan yanadır. Bir de ruh haline göre de değişkenlik gösterir bu.



Gelin bir olay anlatayım size.

Bir erkek için sevişmek mi yoksa sarılıp uyumak mı?

İlk olarak şunu söyleyebilirim ki duygusal olarak zayıf bir insan asla olmadım. Mantığım da her zaman ağır bastı. Gereksiz yere kendimi birilerine kaptırıp sefil olmadım yollarında. Olmayacağını bile bile kimsenin peşinden koşmadım.

O da şundan kaynaklanıyor. Çok çok önceden aşık olmuştum birisine. Yaşım da genç olduğu için o zamanlar aşka dair bütün betimlemeleri hissedebiliyordum vücudumda. Yok kafamda yıldızlar dönüyor, midemde kelebekler uçuşuyor, şuramda atlar koşuyor gibisinden boş beleş şeyler işte. 1 seneye yakın güzel de bir ilişkim oldu o kızla ama saçma sapan bir sebepten dolayı bitti. Bunun suçunu sadece karşı tarafa yükleyemem, benim de payım vardı kesinlikle.

Ama ayrılık sonrası süreçte tüm suç bendeydi. İstesem bu ilişkiyi devam ettirme şansı vardı elimde ama bunu istemedim. Gereksiz bir gurura büründüm. Mutsuz oldum aylarca. Kafamdan atmam 1 seneden fazla sürdü ama asla geri adım atmadım. Sonunda etkisinden kurtulmayı da başardım. Peki ne kazandım? Hiçbir şey.

O zamandan sonra bir daha hiç aşık olmadım. İlişkilerim oldu tabii ama en uzunu 3-4 ay falan sürdü. Sonunda belki de mutlu olabileceğim birçok fırsatı ise hiç başlamadan elimin tersiyle ittim. Belki biraz çaba harcasam mükemmel bir ilişkiye sahip olacakken çabalamadım. Sebebi de yıllar öncesine dayanıyor. O aşık olduğum kız için yapmadığım şeyleri ondan sonra tanıdığım kadınlara da yapasım gelmedi. Bugün bile tüm mutsuzluklarımın sebebi bundan kaynaklanıyor belki de. Hala kadınlar için ekstra bir çaba sarf etmiyorum.

Yavşak bir tip olmadığım için çok fazla kadın olmadı hayatımda. Hoşlandığım kadınlar oldu tabii ara ara. Kimisi girdi hayatıma. Kimisi gereğinden fazla kendini naza çekti ben uğraşmadım. Kimisi bana yüz vermedi. Ben de güçlü, gururlu erkeğim ya güya. Hiçbirinin peşinden koşmadım. Bu konularda kimseye karşı da zayıf görünmedim. (Sanki çok büyük meziyet amk)

Kimseye zayıf görünmedim ama ne varsa da içimde yaşadım. Gecenin sessizliğinde sabahlara kadar oturup kağıda bir şeyler karalayıp karalayıp sildim. Zaman zaman derin düşüncelere daldım. İçtim. Bazen çok fazla içtim. Zayıf düştüğümde de arkadaşlar koltuk çıktı. Ama köpek gibi aşık olduğum kişiye bile asla zayıf görünmedim. (Yeniden söylüyorum. İyi bok yedim amk)

20’li yaşların başında yaşadıklarım bunlar. Yaşıtlarım gününü gün ederken ben böyle triplere girmiştim o zamanlar. Şimdi atlattım tabii. Ama o zamanlarda bile yapmadığım şeyi şimdi de yapmıyorum. Kadınlarla gevşek gevşek konuşup istediğimi elde edene kadar yavşaklık yapmıyorum. Bu saatten sonra yapamam da. Sonuç: Yalnızım :)

Şimdi biraz daha açık konuşmaya başlıyorum. Ara sıra sevgililerim oldu demiştim. Bazen de ‘takıldığım’ kadınlar oldu. Bu olurken de asla kimsenin duygularıyla oynamadım. Karşılıklı beklentiler aynı olduğu zamanlarda bu şeyler gerçekleşti.

Şimdiye kadar bu yazdıklarım çerçevesinde duygusal bir insan olduğumu anlamışsınızdır herhalde. Öyleyim evet. Hayat da her zaman güzel gitmiyor. İş, aile, özel hayat falan bazen ofsayta düşüyoruz ve duygusal açıdan çöküntüler yaşayabiliyoruz. Yine öyle zamanlardan bir tanesiydi.

Arkadaş vasıtasıyla bir kadınla tanıştım. İsmine hadi Deniz diyelim. İlk buluşmamızda kahve içtik bir yerde ve randevu güzel geçti. Aradan birkaç gün geçtikten sonra ikinci buluşma için evime davet ettim. Kabul etti.

Zor günler için sakladığım, içinden en fazla birkaç kadeh içilmiş litrelik bir viskim vardı. Biz o gece o viskiyi sohbet muhabbet eşliğinde bir güzel gömdük. Ve şunu da söyleyebilirim ki inanılmaz kaliteli bir insandı. Birazcık konu dışına çıkıp şöyle bir örnek vericem hatta. Viskimiz bittiğinde bira almaya karar verdik ve tekele gittik biz beraber. Biraları o ısmarlamak istedi, kabul ettim. Hesap ödeyeceğimiz sırada da kredi kartını çaktırmadan bana verip şifreyi söyledi kulağıma hani küçük düşmeyeyim diye. Henüz 2 kere gördüğüm bir insandan beklemediğim bir ince düşünceydi ki bu tarz şeyleri de asla takmam. Almadım da zaten kartını, o ödedi.

Neyse. O biralar da bitti. Benim aklımda tek bir şey var, sevişmek. Tabii bunun olup olmayacağını erkek değil, kadın bilir her zaman :) Neyse ki onun beklentisi de bu şekildeymiş. Ama bunun sınırı ne olacak? Sonuna kadar mı gidilecek yoksa ön sevişme olarak mı kalacak? Onu da o biliyor.

Gecenin bir hayli geç saatlerinde söz konusu bu olay başladı. Belli bir noktaya geldiğimizde de beni durdurdu ve devamını getirmek istemedi. Saygı duydum. ‘Bana sarılır mısın?’ dedi, sarıldım. Bir süre hiç konuşmadık. Sonra ‘Sarılmak dünyanın en huzur veren şeyi’ dedi. Bir yabancı olmama rağmen.

Hem sarhoş olmamın, hem de karşımda bir yabancı olmasının etkisiyle ben de ondan bana sarılmasını istedim. O tanıdığım bir insan olsa bunu isteyebilir miydim bilmiyorum. Sonra ben arkamı döndüm ve o bana sarıldı. Böyle bir şeyi ilk defa yaşıyordum hayatımda ve gerçekten huzur vermişti.

Sarıldı, başımı okşadı, dizine yatırdı... Bu bir zayıflık göstergesi mi bilmiyorum ama o an o yabancının önünde zayıf duruma düşmüştüm. Ama çok iyi gelmişti. O an sarılmayı, sevişmeye tercih ederdim. O gece sevişmedik. Bazen ben ona sarıldım, bazen o bana. Sabaha kadar da böyle devam etti.

Sonra bir daha onunla görüşmedik. Bir iki kere telefonda konuştuk ama daha sonra o da kesildi. Sevgililik kriterlerimiz birbirine uymuyordu, sevgili olmadık. Arkadaş da kalmadık. Bir daha da onu görmem sanırım hayatımda.

Ama ikimizin de böyle bir şeye ihtiyacı varmış o dönem. Bir geceliğine ilaç olduk ikimiz de birbirimize.

Şu an saat gecenin 1 buçuğu. Yine bir duygusallık var üzerimde. Bilmiyorum ama keşke biz erkekler hep güçlü görünmek zorunda kalmasak be abi. Keşke bazen de bize sarılan birileri olsa. Biz de insanız lan! At değiliz ki...

2.03.2016

İçini dökmek isteyen bi kardeşten :)

merhaba arkadaşlar ben uzun zamandır yazmıyorum ama şuan yazmak istedim... 

Hani bazen insan eskileri özler eskiyi özler yaa ben eski günlerimi çok özledim eskiden yaptığım herşeyi iyiysiyle kötüsüyle eskiler öyle güzel ki mesele ben kocaeli'nde diliskelesinde oturuyordum orda yaşanmışlıklarımı özledim orda çok şey yaşadım iyisiyle kötüsüyle çok özledim hani özlenmez eskiler derler ya özlenirmiiş 

uzun lafın kısası ben doğduğum değil doyduğum yeri özledim bende bunu yazmak istedim ne kadar pişman olursanız olun eskilerden ama unutmayın ki özleniyor ister istemez eskiye dönmek istiyorsunuz eskiler güzeldir sakın unutmayın

2.01.2016

Çapkın Bir Erkekten Kadınlara Tavsiyeler

Bir Çok Kadınla Birlikte Olmuş Hepsini Kendisine Aşık Etmiş Çapkın Bir Erkekten Kadınlara Tavsiyeler

zekamızı küçümsemeyin. çoğu zaman yalanlarınızı ve oyunlarınızı görürüz ve görmezden geliriz. bunun sebebi ilişkiyi devam ettirebilmek. çünkü ortalama olarak bir kadına katlanmanın ilk kuralı bazı şeylerini görmezden gelmektir. bütün kadınların bu tavrı, erkekleri belirli bir eşiğe kadar dayanmak zorunda bırakıyor. ama içimizdeki şevkten de, size olan sevgimizden de, sabrımızdan da sömürüyor. bu nedenle farkında olmadan karşı tarafı soğutuyorsunuz.

– fazla şekilci olmayın. erkekler şekilci kızlara ciddi gözlerle bakmazlar. bunu anlamazsınız. ortalama bir erkeğin aklı sikindedir. sizle ciddi bir şeyler paylaşmayı düşünmeyince doğal olarak seks objesi olmaktan öteye geçemezsiniz. sizin için de amaç sadece seksse sorun yok. aynen devam.

– bir erkeğin grurunu başkalarının önünde asla incitmeyin. erkek dediğin yaşam formu yalnızken ve siz tatlıyken, usulünü bilirseniz akıl almadık inceliklerde bulunabilir. lakin başkalarının önünde onu küçük düşürür veya horlarsanız şevki, arzusu kırılır ve bunu asla unutmazlar. erkekler çabuk unutan varlıklardır ama incinen grurlarını asla unutmazlar. bir kırılma noktası olur bu durum.

– erkeğin yanında alışveriş olaylarından, selin’in bluzünden, berkecan’ın ayakkabısından, sudenaz’ın tatilde yaptıklarından bahsetmeyin. erkekler onu bunu konuşmayı pek sevmez. tadını kaçırırsanız çabuk sıkılır. atom mühendisi de olsanız onun gözünde sadece salak bir atom mühendisi olursunuz. kendinizden ve ondan bahsetmeye, dedikodu yapmamaya özen gösterin.

– yapmasını istediğiniz şeyleri çemkirerek veya kafa sikerek söylemeyin. erkek dediğin düşünen bir hayvandır. inatçıdır. kafasını sikersen seni mutlu etmeyi değil, başını ağrıtmamayı düşünür. ama tatlı dille, güler yüzle yumuşak yumuşak istediklerini anlatırsan, bir erkeğe her şeyi yaptırabilmen mümkün olabilir. üstelik bu durumdan zevk de alır. severek yapar.

– yatağa küs girdiğin veya yatakları ayırdığın gün, bittiğin gündür. seni aldatmasa bile sen artık güvenilmez, yarı yolda bırakabilecek kadınsındır onun için. erkek dediğin yaşam formu sahiplenme olgusuna aklının alabileceğinden fazla değer verir. seninle sevişmese de o yatakta senle yatmak ister. tartıştınız mı, aranız nane mi, o yatağa girdiğinizde her şeyi unutup sarılın. zaten sarılınca ego mego kalmaz, kavga bir saçmalıktan ibaret olur ve çözüm üretirsiniz.

– tatlı olmayı ağzınızı pota çemberine dönüştürerek konuşmak zannetmeyin sıçarsınız. erkek için tatlı hatun öncelikle alçak sesle konuşan ve güler yüzlü hatunlardan seçilir. trip yapan hatundan asla tatlı hatun çıkmaz. çekici çıkar, seks tanrısı çıkar ama tatlı hatun çıkmaz. derseler de inanmayın. erkeğin zayıf noktası tatlı hatundur. asla kavga veya münakaşa etmeyen, kendini sevdiren, kafa ütülemeyen, eğlenmeyi seven ve eğlendiren, yaşadığı güzel şeyleri erkeğine de yaşatmak isteyen hatun tatlıdır. güzellik de varsa ballı kaymak. erkeğiniz sizin için sürekli bir şeyler yapmak istiyorsa tatlısınızdır. tattırmaktan çekinmeyin. ama sonra da yüzünüzü asmayın. unutmayın, kadını sevdiren, yine kadının kendidir.

– aldatmayın. aldatmaktansa “kamil artık başkasını seviyorum ben” deyin daha az can yakar. aldatmayı kafanıza koyduysanız önce terk edin ve ilişkinin tamamen bittiğine emin olun.

– cepleri karıştırmayın, erkeğin özel eşyalarını kurcalamayın. aklınızda bir şey varsa sorun, güveninizi yok edecek şey yaparsanız sıçarsınız. erkekler, güven meselesine kadınlardan fazla önem verir sanılanın aksine.

– sevişme sonrası ilgiyi sadece erkekten beklemeyin. sevişme sonrası siz de erkeğinize sarılın. 10 saniye de olsa sarılın ve güzelce bir öpücük kondurun.

– makyaj yapmayı zorunluluk sanmayın. makyaj yapış tarzınız, erkeklerin size bakış açısını etkileyen en önemli unsurlardandır. ağır makyaj yapan tiplerle sevgi teması, düşünülen ilk şey olmaz. eğer gerçekten değer görmek istiyorsanız ve ciddi yaklaşımlar amaçlıyorsanız sade makyaj tercihinde bulunun. ağır makyaj yaparsanız abartılı bir kibarlık görmeniz muhtemeldir ama o abartılı kibarlığın amacı da sizin seks objesi olarak algılanmanızdır. erkek beyni böyle çalışır. fazla makyaj yapan veya abartılı gereksiz ilgi çekici giyim tercihince bulunanlar, aklı sikinde ortalama bir erkek için aranan* kadındır.

– makyaj gibi giyim tercihi de bir kadının ilk görüşte algı süzgecinde tanımlanmasını sağlar. erkekten erkeğe göre de beklentiler dahilinde yönlenir. seks arayan erkek için dikkat çekici ve kadınsılığı öne çıkaran giyim tarzı vazgeçilmezdir. çabuk fark edilirsiniz. ciddi düşünen erkek ile kadınsı özellikleri ön planda giyim tercihi yapan kadın arasında ters orantı vardır. ciddi düşünen erkek, vücudunu sergilemeyi seven kadınlara temkinli yaklaşır. hatta hoşlansa bile bu durum değişmez. çünkü dikkat çekmek temalı giyim, ciddi düşünen erkeği düşündürür. hatunun, bu tip giyimle kendini var etmeye çalıştığını ve karakteristik özelliklerinin zayıflığını bu şekilde albeni ile kapamaya çalıştığını düşünür. bu sebeple bu tip erkeklerin size açılması zorlaşır. hoşlansalar bile antipati oluşur. bu sebeple bu tip kızların aşk hayatlarının hızlı olmasına rağmen şikayetçi olmalarının sebepleri de bunlardır. hedef kitle olarak farkında olmadan aklı sikindeliği önde tutan erkeklerin dikkatini çekmişlerdir.

– “kafa kız” görünmek için küfretmeyin. argo konuşmayın. bu iş doğasında varsa bir kızın kabul edilebilir. aksi halde tahmin edemeyeceğiniz kadar itici gösterir sizi. ama eğer erkek çok fazla ümitsizse sevişmekten yana, ve bu iticiliğinize katlanabilirse bunu size sezdirmez. çünkü sevişmeye aç bünyesi sizi daha katlanılabilir bir obje olarak şirin göstermeye motive edebilir onu. sizin de “kafa kız” görünmek isteyip kendinizi ona şirin göstermeye çalıştığınızı düşünerek sizden cinsel beklentiler içerisine girer. ama ümitsiz vaka olmaktan çıkıp yeni hatunlar bulursa, iticiliğiniz kabak gibi gün yüzüne çıkar yeniden.

– daha önce aldatmışlığı bilinen bir kadınsanız, cinsellik düşünen erkek için gözde bir seks objesisinizdir. sizi anlamaya veya hak vermeye çalışan erkek yaklaşımları, sizle seviştikten sonra sorunsuz bir şekilde def etmeye ön hazırlıktır aslında. erkeğin en değer verdiği şey ve kadından en çok beklediği şey sadakattir. bu açıdan sizi anlamaya çalışan erkek tipi yerine sadık kalıp kalamayacağınızı sorgulayan ve düşünen erkek tipi daha makbuldür. bu, erkeğin size hangi amaçla yaklaştığını gösteren en belirgin detaydır. erkek dediğin canlı türü, kadından sevgiden çok sadakat bekler.

– aynı erkeğin peşindeki kadınların birbirini çekememezlik durumu en çok kadına zarardır unutmayın. siz ego savaşıyla uğraşırken, biri ilişkiyi, diğeri muhtemel ilişkiyi, aslında ikisi de güzel olan her şeyi çirkinleştirir. eğer bu savaş arasındaki erkek ciddiyet arıyorsa ikinizi de siktir eder ve bu saçmalığa müdahil olmaz. zaten her şey bok oldu bari sikimin keyfini düşüneyim diyorsa ikinizin bu savaşından çaktırmadan faydalanır. erkekler nettir. sizinle sevgisel temalı mı yoksa cinsel temalı mı ilişki istediğini en başta bilir. paranız, daha fazla ilgi göstermeniz, veya başka şeyler yapmanız onun fikrini değiştirmez. o zaten sizden ne istediğini biliyordur. bu açıdan birbirinizle savaşıp olası ilişkinin temelini baştan çirkinleştirmek yerine tavrınızı kısa bir konuşma ile yüz yüze konuşup trip yapmadan anlatmak ve karar verene kadar da aramamasını istemek de, sizi kurtarır. eğer gerçekte istediği sizseniz (duygusal veya cinsel), zaten size gelir. eğer değilseniz kaybettiğinize üzülmeyin. zaten bir şeyler yaşasaydınız aldanmış olacaktınız.

– diğer insanların eksiklikleri ile alay etmeyin, bunu çekiştirme malzemesi olarak ele almayın. amacınız birini elemekse veya kötülemekse erkeğin gözünde, bu hemen anlaşılır. bunu belli etmez erkek ama anlar. üstelik kaybeden de siz olursunuz. iki eksi puan alırsınız. eğer bu tip alay etmeler alışkanlığınızsa da sadece bir eksi puan alırsınız. erkekler bu tip dedikoduları sevmez. ayşecan’ı, berkecan’ı konuşmaktan hoşlanmaz.

– erkek, paraya önem vermez. ama sizin paraya düşkünlüğünüz onun sevgisinden sömürür. üstelik onu para için kullanıyorsanız, amacınız sadece parasını yemekse de anlar. bunu anladığında anlamamış görünmesi onun tercihini anlatır aslında. eğer sizi terk etmemişse 2 seçim yapmıştır. ya ciddi şeyleri kafasında elemiş cinsel anlamda beklentilerin peşindedir, ya da değişeceğinizi ümit ederek ama değişmeyeceğinizi bilerek umutsuz şekilde aşkını tamamen sömürmenizi bekler. aşk tamamen sömürüldüğünde ise sizi terk eder… para için onla olduğunuzu anlayan erkek avantajı eline alır. amacınızı bildiğinden ona göre önlemini alır ve hem intikam için hırslanarak, ayrıca cinsel beklentilerini karşılayarak sizi sikmeden bırakmaz. cinsel sona ulaşmak amaçtır ve buna da genelde ulaşır. parasını yedim nasıl olsa diye avunursanız aslında yanılırsınız. çünkü er kişi, sizi sikene kadar harcadığı parayı zaten gözden çıkarmıştır. bu anlamda onun eriştiği haz, sizden büyüktür ve harcadığı para ona göre buna değerdir. aşkının esiri olmuş diğer erkek de, sizin için bir süreliğine kullanabileceğiniz ideal erkektir. aşkını tamamen yok edene kadar sömürebilirsiniz. ama yaptığınız götlüktür esasında.

– anlamadığınız bir nedenle sizinle dışarı çıkmak istemeyen ve çıkmak istememesi şaşırtan erkeği üstelemeyin. hemen aldatıyor triplerine de girmeyin. parası olmayabilir. erkekler parasının olmamasını kızlara söylemekten utanırlar. güçsüzlük ifadesi olarak algılarlar. ortalama bir erkeğe göre bir kadının maddi manevi ihtiyaçlarını karşılayamamak her erkeği tahmin edemeyeceğiniz kadar mutsuz eden bir hadisedir. erkeklerin ortalama olarak maddi şeyleri kadınıyla paylaşması zaman alır. hele duygularını belli etmekten çekinen bir erkekse, ayrılma pahasına bunu söylemekten çekinebilir. neden gelmiyorsun tripleri ile başlayan tartışma, ayrılığa kadar gidebilir ve erkek, bunu paylaşamadığı için acımasız görünebilir. aslında içi kan ağlıyordur fark etmezsiniz. size güçsüz yanını göstermemek pahasına sizi kaybetmeyi göze alabilir. anlamıyorsanız bu duyguyu üstelemeyin, çünkü erkeksi bir şeydir. bu anlamda erkeğinizle bu tür konuları paylaşan ve ona bu anlamda düşünsel olarak paylaşımda ilk adımı atan siz olmalısınız. onun bu durumları sizden gizlememesi için anlayışlı olun. birçok ilişkide ilgisizlik sanılan tartışmalar, aslında bu sebeplerdendir ve çoğu ayrılığı kadın anlayamaz bile. bu konuda bir kısım erkek müşterek hayatı kanıksamayı grur incitici görebilir. alıştıra alıştıra sindirmesine izin verin. bir anda kanıksaması zor olabilir.

– terk ettiğiniz erkeği yeni sevgilinizden ayrıldığınızda veya sırf hala seviyor mu diye meraktan veya egonuzu okşamak için arayıp umutlandırmayın. daha fazla acı çektirmeyin. erkek dediğin canlının en aklı sikindesi bile aşk acısını kadınlardan genel olarak daha yoğun yaşayan yaşam formlarıdır. amacınız götlük yapıp acı çektirmekse bu amaca fazlasıyla ulaşırsınız. hatta birden fazla kere, farklı zamanlarda acı da çektirebilirsiniz. lakin bir erkek sevdiği kadını ölene dek sevebilen bir canlıdır. tabi siz kendinizi onda sömürmedikçe. her defasında onu üzerken, aslında bir darbe de dramatik şekilde sizi oturttuğu tahtınıza indirirsiniz. en kötü şekilde terk eden kadın bile bir erkek tarafından sevilmeye gizlice devam edilebilir. lakin bu kanatmalar sonucunda o tahtı yok edersiniz.

– başkalarına özenip şişman halinizle göbeği açık veya dar şeyler giymeyin. dalga malzemesi olursunuz. üstelik sırf erkekler arasında değil, en çok da kadınlar arasında. unutmayın ki kadınların kusuru ile ilgili olarak bir erkeğin ilgilenmesi 3 saniye sürerse, hemcinsiniz diğer kadınların sizi o erkeğe kötülemesi 3 dakika sürer. bunu unutmayın ve hemcinslerinize kötülük yapmayın. diğer kadınları kötülerken amacınızın anlaşılmadığını da sanmayın. erkekler içten pazarlıklı kadınlardan hoşlanmazlar. başkalarını kötüleyen kadınlardan hoşlanmazlar. aksine kendisiyle dalga geçen kadınlardan hoşlanırlar. bu erkeklere yaşam sevinci verir. tüm o kadınsı dedikoduların, erkekleri bayıltan ayrıntıların sizde olmadığına dair bir umut ışığı yakar. kendisiyle dalga geçen tüm kadınlar kafadan artı 2 puan alırlar. lakin kendisiyle dalga geçerken buna katılan erkeğin geyiklerini dikkate alırken ve gerçekte ne düşündüğünü anlamaya çalışırken bocalarsanız veya bocaladığınızın anlaşılmadığını sanarsanız yanılırsınız. bu da argo konuşmayı kendisine yakıştırabilen kızlardaki gibi doğuştan gelen bir yetenek gibidir. doğal olanı ve olmayanı kolay ayırt edilir. kendimle dalga geçeceğim derken muhabbetlerden ciddiyet çıkardığınız an itici olursunuz. muhabbette de gerginlik çıkması olasıdır.

– 2 saatte hazırlanıp ondan sonra da “olmuş mu aşkım” diye soru sorup doğru cevaplar alacağınızı ummayın. sonra da sokakta fark ettiğiniz bir eksik yüzünden erkeğinize suç bulup da hayatı zehir etmeyin. 2 saat, kullanmak için yeterli bir süre.

– erkeğinizin bir şey yapmasını isterken yapmıyor olduğunu belli etmek için sitem olsun diye yapanlarla kıyaslamayın. kıyaslama denen illet hayatın hiçbir alanında hiç kimseye yapılası bir hadise değildir. erkeğinize bir şey yaptırmanın yolu seçtiğiniz cümlelerde ve teşvikkar davranışlarınızda gizlidir. “sen hiç …. yapmıyorsun” diye sitem etmek yerine, “aşkım …. yapalım mı” diye bizli konuşmalar ve bunu söylerken tatlı bir ses tonu ve olumsuz cevap karşısında sabırlı bir kadın, muhakkak istediğini alır. çünkü erkeğin doğasında bir şeyi ilk söylendiğinde yapmamak gibi bir hadise vardır. ilk söylendiğinde yapmak, bazı erkekler için iktidarın gitmesi gibi gelebilir. erkeksi bir duygudur. anlamaya çalışmayın. en büyük teşvik, tatlılığınız ve sabrınızdır. onun dışında hoşuna gidecek şeyler de yaparak sonuca daha hızlı ulaşabilirsiniz. ayrıca siz tatlı ve sabırlı oldukça, kıyaslamadıkça, erkeğin istediğinizden fazlasını yapması olasıdır. çünkü böyle bir kadın, erkeğin tapacağı bir kadındır. ilk seferde yapmayacak olsa bile biraz zaman geçmesini o da sabırsızlıkla bekler istediğinizi yapmak için… ama bu arada canını sıktıysanız veya bir şeyler yapmasını isterken suçlarsanız veya sitemkar davranırsanız savunmaya geçmesine sebep olur bu süreci erteleyebilir veya tıkayabilirsiniz.

– bir erkeğin elinden kumandasını alırken maç varsa 15 kere, spor programı varsa 12 kere, spor haberleri varsa 11 kere, “aha şuna bak” deyip sesini açtığı bir şeyse 5 kere, normal haberler varsa 3 kere, ilk defa izlediği bir şeyse 2 kere, sıkılarak izlediği bir şeyse 1 kere düşünün… erkek dediğin canlı türü, alışkanlıklarına bağlı bir hayvandır. elinde olmasını istediği şey kukunuz, penisi ve paradan başka kumandasıdır. o lanet alete ihtiyacı olmasa bile elinde olsun ister. her an televizyona hükmedebilme ihtimalini sever. sırf onunla oynamak için gereksiz yere bir ileri bir geri kanal değiştirir. arada iş olsun diye sesiyle oynar. tamamen alışkanlıktır. kumanda ile erkeğin arasına girmek zordur. bunun için amacınızı belli etmeyen tatlılık, sırıtmayan iyimserlik, tatlı dil, bu sırada kadınsı bazı olaylar vs. gerekebilir. önce “hayatım şuraya bakalım mı” tarzı sorularla istediğiniz kanalı açmaya alıştırın. “açalım mı”, “yapalım mı” kalıbı önemlidir. iktidarın onda olduğunu hissettirir ve kuşkuya mahal vermez. biraz daha alışınca az evvel dediğim unsurlar sayesinde kumandayı ürkütmeden ve emrivaki yapmadan ondan alın. yavaş ve ince dokunuşlarla alın. ani hareketler yapıp ürkütmeyin. meşgul olsun diye önüne bira ve çerez koyun. 3-5 kez kumandayı böyle kaparsanız, kumandayı kapmanıza alışır ve çok ses çıkarmaz.

– içemiyorsun demeyin. içince sapıtıyorsa veya içki limitine gelmişse, yine sihirli kalıbı kullanın. “yapalım mı, edelim mi” kalıbı… alternatif şeyler bulun. bunu kastettiğinizi anlarsa ispat çabasıyla içeceğinden fazlasını içer iyice rezil olur.

– yapalım mı” kalıbını hayatınızın merkezine oturtun. her alanda işe yarar. ürkütmez ve istediklerinize ulaşmanızda yardımcı olur. erkeğin gücü kendinde hissetmesine ama istediğinizi yapmasına neden olan sihirli kalıptır. bırakın güç kendisinde sansın. sizin için bir şeyler yaparken mutlu olsun.

– arkadaşlarının yanında onu küçük düşürmeyin. olumsuz yönlerinden bahsetmeyin. abartmadan onu onore edin arkadaşlarının yanında. küçük dolaylamalarla ondan grur duyduğunuzu belli edin. onu en ucuz mutlu etmenin yoludur. içinde sevgi kelebekleri uçuşur. sizi oracıkta yatırıp sikmek, mutluluktan gebertmek ister. bunu her erkek düşünür. nedense o an size iyilik yapmak isterken aklına ilk gelen budur.

– işten geldiği ilk bir saat hiçbir olumsuz hadiseden bahsetmeyin. dedikodu değeri taşıyan şeylerden hiç konu açmayın. erkek, eve geldiği ilk anda tüm günün stresini atmak ister. biraz sakin ortamda dinginleşmek ister. erkeklerin dünyasında kafa siken sürüyle ıvır zıvır vardır. bu sebeple eve geldikleri ilk bir saat sessizliği sunan kadın, 1 saat sonra dünyanın en güzel, en çekici, en karşı konulmaz kadınıdır. dileyin ne dilerseniz.

– sevişirken istediğiniz şeyleri söylemekten çekinmeyin. erkekler sevişme esnasında fantazilerini veya arzularını söyleyen kadınlara bayılırlar. bu, onu daha da benimsediğinizi gösterir. sevişirken zevk almanın dışında ayrı bir mutluluk duyar ve içten içe mutluluktan homurdarlar. isteklerinizi zevkle yerine getirirler. sevişmeleri renklendirmekten çekinmeyin. farklılıklar yaratarak hem erkeğinizi hem de kendinizi mutlu edersiniz. ilişkinizin diğer alanlarında da paylaşımlara olumlu katkısı olur. birbirinize söylemeye çekindiğiniz şeyler azalır. sevişirken istediğiniz şeyleri söylemekten çekiniyorsanız, sonra bana orospu falan der mi diye düşünüyorsanız zaten hiç altına yatmayın beni de sinir etmeyin.

– erkeğinizin sizin için yaptığı incelikleri anlatacak ortam ve kişiler var, anlatmayacağınız ortam ve kişiler var. bunu çok iyi analiz etmeniz lazım. bazı tipler ve ortamlarda erkek maço adam olmakla grur duyar, bazı ortamlarda ise ince adam olmakla. bunu bilmeniz lazım. sonra erkeğinizle inceliklerinden dolayı “kılıbık” diye dalga geçecek tiplerin yanında farkında olmadan onu överseniz sıçarsınız. daha sittin sene incelik beklemeyin. adamı rezil etmeyin. anlamaya çalışmayın. bazı şeyler değişmez. öyle kabul edip kuralına göre oynamak lazım.

– egonuzu okşamak için, kendinize güveninizi taze tutabilmek için sizden hoşlanan, size ilgi gösteren birini sittin sene sevgili olarak kabul edemeyeceğiniz halde boş yere umutlandırmayın. istemiyorsanız istemiyorum deyin, yazmasına müsade etmeyin sınır koyun. boş yere kimsenin canını bu şekilde yakmayın. en azından size değer veren birini üzerek yapmayın. zaten elinizi sallasanız muhakkak size aslında değer vermeyen ama hormonlarının etkisiyle peşinizde dolanacak biri olacaktır. işin aslı kimseyi oyalamamaktır güzel olan. ama ruh hastasıyım ben diyorsanız, size değer veren birini üzmek yerine aklı sikinde birini kullanın.

– ucu açık muhabbetler sürdürüp sonra da salağa yatmayın. canınız eğlenmek isteyebilir, boşlukta olabilirsiniz önemli değil sebebi. nerede duracağınızı iyi bilin. sonra iş ciddiye binince sadece karşı tarafı peşinizdeymiş gibi küçük duruma düşürüp sıyrılmaya çalışmayın. erkeklerin en tiksindikleri kadın modellemelerinden biridir bu. herkesle yatan kadınlara bile daha dürüst gözle bakarlar. çünkü o kadın en azından yatmıştır. bir şeyler varken yokmuş gibi davranmamıştır. ama bu tip kadın, en güvenilmez ve en kaypak kadın statüsünde tanımlanır erkekler için…

– yatan kadına orospu/kaşar gözüyle baktığımızı sanmayın. erkeğin, kadının yatmışlığında baktığı kriter; yattığı erkeğe güvenip güvenmediğidir. sadece sevdiği/güvendiği erkekle yatan kadınlar, erkeklerin gözünde artı 2 puan alırlar. güvenilir kadın statüsüne girerler. çünkü sevdiği adamla her şeye varlardır, yarı yolda bırakmayacakları izlenimi uyandırırlar. erkekler bir kadından önce sadakat, sonra güven sonra da sevgi beklerler. bunu unutmayın. bir erkek hayatını adayacağı kadına önce şüphe duyulmaksızın güvenmek, arkasını döndüğünde kuşku duymamak ister. bunlar olduğu zaman sevgiyi yaşamak daha kolaydır ve coşkuludur onlar için. eğer bir erkek güven veya sadakat konusunda kadınına güvenmiyorsa, bazı konularda çekinceleri varsa, ince/duyarlı biri olmayı düşünmek yerine bocalar. sizi kırmak istemez ama sizi incitmemek için soramaz da. bu durum belki bir şey olmasa bile ortada sorun yaratabilir. erkeğin güvenini sarsmayın.

– askerdeki sevgiliyi aldatıyorsanız, bir erkeğin gözünde yapabilecek daha büyük orospuluk olmadığını bilin. erkek milletinin daha çok kızdığı bir hadise yoktur. asla anlayamayacağınız kadar canı yanar. en yakın arkadaşı ile yatsanız bile canı o kadar yanmaz. en yakın arkadaşıyla aldatsanız erkek çöker ama bu puştluğunuz yüzünden ne sizin, ne de arkadaşının üzülmeye değmeyeceğini düşünür. çok canı yanar ama bu düşünce bir nevi telkindir ona. ama askerde aldatılmanın telkini yoktur. aman diyim.

– gece yatarken giymek için özel miniler, seten ve parlak seksi şeyler alın. erkekler bu tür farklılıklara ve yeniliklere bayılır. aşkını ve ilgisini tazeler. bu yenilikleri belirli aralıklarla yapın. yalnız kaldığınızda onu tahrik edecek danslar falan da öğrenir ve sergilerseniz siz onun için artık bir tanrıçasınızdır. asla unutulmayacaklar listesine ilk sıradan girersiniz.

– sevişme sırasında erkekler ikiye ayrılır. bazısı kadının arzularına ve anlık hareketlerine doğaçlama cevap vermeyi sever, bazısı da kontrolü kendinde ister ve sert sevişmeyi ister. eğer size doğaçlama uyum gösteren ve arzularınızı tahmin etmeye çalışan bir erkekse seks eşiniz, rahat olun. istediğiniz her şeyi belli edin. diğer erkek grubu zor erkek tipidir. hamurunda hayvanlık vardır. cinsellik her şeyden önce gelir onlar için. kendinden geçerken size acı çektirebilirler, hoşlanmayacağınız şeyler yapabilirler. eğer baştan izin verirseniz her defasında sizi daha da yok sayacaktır. her defasında size biraz daha acı çektirmeyi halt sanacaktır. bu tiplere kontrolü çok verirseniz sonra nelerle karşılaşacağınız belli olmayabilir. iyi düşünmeniz gerekir. seks iki kişiliktir. kendinizi de düşünün.

– erkeğiniz özene bözene size şiirler yazan bir tipse ona özen gösterin. bir erkek eğer kadınına şiir yazıyorsa ve bu içinden gelmişse, yani amacı sizi etkileyip yatağa atmak değilse, son derece önem gösterin. her kelimede sıradan görünen şeylerin altında çokça alt hikaye anlatılıyor olabilir. o yazılanları asla saklamamazlık etmeyin. erkek dediğin yaşam formu ona çok önem verir. eğer saklamadıysanız veya önem arz etmediyseniz o yazılanlara, sizinle uzun vadeli bir ilişki olmayacağını düşünürler ve çok isteseler de sonsuz bir ilişkiyi, içlerinde hep bir karamsarlık durur ve gitmez. bunu söylemez, anlamanızın da yolu yoktur. bu karamsarlık yüzünden tartışmaların sonrasında onu terk edeceğinize inancı pekişir ve peşinizden koşması gerektiğini bildiği halde bu içinden gelmez. kendini dışlanmış hisseder. siz de artık size eskisi kadar bağlı olmadığını düşünüp, daha da asabi olursunuz ve ayrılık kaçınılmaz olur.

– erkek dediğin canlı türü, ailesine sizi tanıştırdığında ailesinin sizi beğenmesini ister… düşünceleri ailesi ile aynı olmayabilir. taban tabana zıt olabilir. ama onların, ilişkinize gölge olmaması için onların isteyeceği şekilde davranmanızı isteyebilir. bu bir süreçtir. aile sizi kabullenene kadar erkeğinize bu konuda yardımcı olun. amacı sizi bir kalıba sokmak değil, ailesinin sizi mimleyip üzmesine engel olmaktır. burada risk şuradadır: eğer erkek baskın bir tip değilse, ailesinin sözünden çıkamayan, onlara karşı hep ezik yaşamış bir tipse sizi korumak istese de koruyamaz. bunu bilin. ama baskın bir tipse, ailesi ile ne kadar sorunu olsa da sizi ezdirmez. sadece daha sorunsuz atlatmak için bu iyiliği sizden bekler. bu açıdan ezilmiş erkek tipiyle bir gelecek düşünüyorsanız aileden ayrı bir hayatın garantisini alın ve bunu ertelemeyin. eğer sonra düzelir derseniz bu beklentiniz muhtemelen boşa çıkar.

1.02.2016

Şans şans şans...

Şans her zaman vardır. Bazen tesadüf deriz...
İyi şans, kötü şans... İyi yada kötü, şans şanstır. 


Önemli olan sizin bu şansı nasıl değerlendirdiğiniz değil mi?
Kötü şansı, kötü tesadüfleri bile kendi lehinize çevirebilirsiniz.
Nasıl mı olacak ? Çok basit. Pozitif olacaksınız, olumlu yaklaşacaksınız.
Bunu bir deneyin :)